Yılın son ayında sigorta dünyasında tempo yeniden yükseldi. Bir yanda Karadeniz’de artan tansiyon primleri yukarı iterken, diğer tarafta yapay zekâ şirketlerin iş yapış biçimini, hatta çalışan sayılarını doğrudan etkilemeye başladı. Teknoloji kaynaklı kesintiler, ekonomik kaygılar ve sosyal baskılar birbirine karışıyor; sektör de bu hareketli tabloya ayak uydurmak için hızla pozisyon alıyor.
Karadeniz’de Savaş Riski Primleri Yeniden Tırmanıyor
Ukrayna’nın hafta başında Novorossiysk’e giden iki tankere deniz dronlarıyla saldırması, Karadeniz’de ticari gemi taşımacılığını yeniden gerilim hattına taşıdı. Reuters’a konuşan sektör kaynaklarına göre, artan saldırı riski nedeniyle Ukrayna limanlarına yönelik savaş riski sigortası primleri %0,4’ten %0,5’e yükselirken; Rus limanları için oranlar %0,65–0,80 bandına çıktı. Bölge; tahıl, petrol ve petrol ürünleri taşımacılığında küresel ölçekte kritik bir rol oynuyor.
Uzmanlara göre saldırılar, Ukrayna’nın Rus enerji gelirlerini sınırlama stratejisinin parçası. Vessel Protect’ten Munro Anderson, dron saldırılarının “niyet ve kapasiteye ilişkin risk değerlendirmelerini sertleştirdiğini” belirterek, sigortacıların artık daha geniş bir coğrafyada tekrar eden saldırı ihtimalini fiyatlamaya başladığını söylüyor. Bu durum, Karadeniz ticaretinde risk dağılımını daha dengeli fakat daha yüksek bir seviyeye çekiyor.
Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Karadeniz’de ticari gemilere yönelik saldırılar kabul edilemez” açıklaması bölge gerilimine diplomatik bir boyut eklerken, uluslararası sularda Rus olmayan gemilere yönelik ilk saldırıların kayda geçmesi sigorta tarafında belirsizliği artırıyor. Aralık 2024’ten bu yana Rus limanlarına uğrayan en az yedi tanker çeşitli noktalarda hasar aldı; bu da kümülatif riskin giderek büyüdüğüne işaret ediyor. Karadeniz’de artan tansiyonun, önümüzdeki haftalarda fiyatlamayı ve risk iştahını daha da etkileyebileceği değerlendiriliyor [1].
Amazon Bulut Hizmeti Kesintisinde Parametrik Sigorta Devreye Girdi
Amazon Web Services’in 20 Ekim’de yaşadığı iki aşamalı kesinti, dünya genelinde binlerce şirketin operasyonlarını etkilerken, parametrik sigorta çözümleri en hızlı tepki veren mekanizmalardan biri oldu. EC2, Lambda ve API Gateway gibi temel servislerin devre dışı kalmasıyla başlayan süreç, otomatik ölçekleme ve yeni sunucu oluşturma hizmetlerindeki arızalarla derinleşti. Bu durum, bazı şirketlerde tam iş durmasına, bazılarında ise kritik fonksiyonların kısıtlanmasına yol açtı.
Kesintinin ardından parametrik poliçeler, olayın sona ermesinden yalnızca saatler sonra otomatik hasar değerlendirmesine geçti. Etkilenen müşteriler gerçek zamanlı veriyle tespit edildi; maruziyet seviyeleri hesaplandı ve broker’lara 24 saat içinde bildirim yapıldı. Böylece hasar doğrulama süreci hızla tamamlandı ve tazminat ödemeleri iki hafta içinde müşterilere ulaştırıldı. Bu yaklaşım, kesinti sonrası işletmelere hemen likidite sağlayarak toparlanma sürecini belirgin şekilde kısalttı.
CyberCube’ün ilk analizine göre, AWS kesintisinin küresel ekonomik etkisi 38 milyon–581 milyon dolar arasında olabilir. Parametrik modellerin bu olayda gösterdiği performans, geleneksel hasar inceleme süreçlerine kıyasla hız, şeffaflık ve iş sürekliliği avantajını bir kez daha ortaya koydu. Dijital altyapıya bağımlılığın arttığı bir dönemde, teknoloji kaynaklı iş durmalarına karşı parametrik sigorta çözümlerinin rolü daha kritik hâle geliyor [2].
Allianz, Yapay Zekâ Dönüşümü Kapsamında 1.800 Kadar İstihdam Kesintisine Gidiyor
Reuters’ın aktardığı bilgilere göre Allianz, seyahat sigortası birimi Allianz Partners’ta 1.500 – 1.800 arası pozisyonu önümüzdeki 12–18 ay içinde sonlandırmayı hazırlanıyor. İşten çıkışların büyük bölümü, müşteri çağrılarının ve hasar bildirimlerinin telefon üzerinden işlendiği Avrupa merkezli çağrı merkezi operasyonlarında gerçekleşecek. Şirketin 22.600 çalışanının yaklaşık 14.000’inin bu alanlarda görev yaptığı düşünüldüğünde, karar yapısal bir dönüşümü işaret ediyor.
Allianz Partners, yayınladığı açıklamada teknolojik dönüşümün tüm çalışan rollerini etkileme potansiyeli bulunduğunu, özellikle manuel süreçlere dayalı görevlerde değişimin kaçınılmaz olduğunu belirtti. Yapay zekâ ile otomasyonun hızla yaygınlaşması; çağrı merkezlerinden hasar yönetimine, müşteri yönlendirmelerinden operasyonel süreçlere kadar birçok fonksiyonda insan iş gücünün yerini kısmen otonom sistemlere bırakmasını hızlandırıyor.
Şirket, işten çıkışlara yönelik nihai açıklama yapmaktan kaçınırken, sürece ilişkin çalışmaların işçi temsilcileriyle “gizli müzakereler” kapsamında yürütüldüğünü duyurdu. Allianz’ın bu adımı, sigorta sektöründe yapay zekâ kaynaklı verimlilik artışlarının istihdam yapısını yeniden şekillendirmeye başladığını gösteren son halka olarak değerlendiriliyor. Diğer küresel sigortacıların da operasyonel maliyetleri düşürmek ve süreçleri hızlandırmak için benzer adımları değerlendirdiği biliniyor [3].
G20 Yöneticileri: Ekonomik Yavaşlama Riski Artıyor, Sosyal ve Teknolojik Tehditler Yaklaşıyor
Dünya Ekonomik Forumu’nun (WEF) Executive Opinion Survey 2025 sonuçları, G20 ülkelerindeki iş liderlerinin en büyük kısa vadeli risk olarak hâlâ ekonomik durgunluğu gördüğünü ortaya koyuyor. Ancak tablo artık yalnızca ekonomik kaygılarla sınırlı değil: Kamu hizmetlerindeki yetersizlik, sosyal koruma açıkları, ekonomik fırsat eksikliği ve hızla yayılan yanlış bilgilendirme, şirketlerin gelecek planlarını tehdit eden öncelikli riskler arasında yükseliyor.
WEF’in Marsh McLennan ve Zurich Insurance Group iş birliğiyle hazırladığı rapor, yapay zekâ destekli dezenformasyonun artık yönetim kurullarının gündeminde üst sıralara çıktığını gösteriyor. Marsh Specialty Başkanı Andrew George, AI kaynaklı siber tehditlerin kötü niyetli aktörlere yeni alanlar açtığını vurgularken; Zurich EMEA CEO’su Alison Martin, emeklilik sistemlerindeki açıklar ve halk sağlığı gibi konuların artık yalnızca hükümetlerin değil, şirket yönetimlerinin de kritik önceliği hâline geldiğini belirtiyor.
Raporda ekonomik kaygıların yanı sıra sosyal kırılganlıklar ve bilgi ekosistemindeki bozulmanın politik istikrar, iş gücü piyasaları ve uzun vadeli yatırım planlarını baskıladığı ifade ediliyor. İlk beş risk arasında ekonomik durgunluk, yetersiz kamu hizmetleri, işsizlik/ekonomik fırsat eksikliği, enflasyon ve yanlış bilgilendirme yer alıyor. Aşırı hava olayları bu yıl yöneticilerin kısa vadeli ilk beş riskinden çıksa da, 2025’in ilk yarısındaki 162 milyar dolarlık ekonomik kayıp ve 100 milyar dolarlık sigortalı hasar, fiziksel iklim riskinin sigortacılar için stratejik önemini koruduğunu net biçimde ortaya koyuyor [4].
Malezya, Tekafülde Karşılıklı Yardımlaşma İlkesini Genişleten Yeni Düzenlemeyi Yürürlüğe Aldı
Malezya Merkez Bankası (BNM), tekafül sektöründe “karşılıklı yardımlaşma” (ta’awun) ilkesinin daha geniş bir çerçevede uygulanmasına izin veren yeni bir düzenleme yayımladı. 28 Kasım 2025’te yürürlüğe giren düzenleme, tekafül şirketlerinin toplum yararını gözeten ve daha kapsayıcı çözümler geliştirmesini hedefliyor.
BNM, ta’awun’un dayanışmayı ve birbirine destek olmayı teşvik eden temel bir değer olduğunu vurgularken, tekafül şirketlerinin bu ilkeyi daha yenilikçi ürün ve iş modellerinde kullanmasını amaçlıyor. Düzenleme; farklı sözleşme yapılarının kullanılmasından sosyal fayda sağlayan uygulamalara kadar daha esnek bir çerçeve oluşturuyor.
Yeni politika aynı zamanda katılımcı haklarının korunması, fon kullanımında şeffaflık, yönetişim ve gözetim süreçlerinin güçlendirilmesi gibi alanlarda net kurallar getiriyor. BNM, düzenleyici yaklaşımının hem sektörün büyümesini destekleyeceğini hem de tekafül şirketlerinin finansal sağlamlığını koruyacağını belirtiyor [5].
Kaynaklar
[1] Reuters – Black Sea shipping insurance rates rise after Ukraine attacks tankers, sources say
[2] Reinsurance News – Parametrix provides rapid claims payments following AWS outage
[3] Reuters – Allianz to cut up to 1,800 jobs due to AI advances, says source
[4] Insurance Business Mag – G20 executives see downturn risk rising as social, tech threats close in
[5] Middle East Insurance Review – Malaysia:Broader application of ta’awun in takaful takes effect
