Covid-19 sebebiyle gönüllü karantina günlerimizi verimli şekilde değerlendirmenin en güzel yolu şüphesiz bol bol kitap okumak. Ülkemizde de bu günlerde kitap satışlarının arttığını görmek mutluluk verici. Peki okuduğumuz ünlü yazarların klasikleşmiş öykü ve romanlarındaki “sigortacıları” hatırlayanımız var mı? Bir değil hatta birkaç romanının ana karakterlerini karizmatik “sigortacılar” dan seçen ünlü yazarımız kim? Merak ediyorsanız, en önemli polisiye yazarlarımızdan Ahmet Ümit’in iki romanına bir göz atalım.
Bab-ı Esrar
“Bab-ı Esrar” Romanı 2008 yılında raflarda yerini alıyor. Konya’da gerçekleşen bir yangını araştırmak için görevlendirilen Londra merkezli bir İngiliz sigorta şirketinin, babası Türk, annesi İngiliz olan zeki ve güzel sigorta eksperi Karen Kimya Greenwood’ un başından geçenleri konu alıyor.
Kahramanımıza, yangın sigortasını yapan acente sahibi Mennan Fidan eşlik ediyor. Mevlana ve Şems-i Tebrizi arasındaki mistik öğeler, sigortaya konu olan yangın vakasıyla ilişkilendirilerek anlatılıyor. Yangın sonrası ödenecek olan tazminat tutarının büyük olması, kahramanımızın, sigorta eksperliğine ilişkin titizliğini de gözler önüne seriyor.
Beyoğlu Rapsodisi
Usta yazar Ahmet Ümit’in sigortacılara olan ilgisinin “Bab-ı Esrar” ile bittiğini düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Ünlü polisiye yazarımızın romanlarından birinde de en önemli karakter karizmatik ve yakışıklı bir sigortacı…
Evet, güzel bir İstanbul romanı olan “Beyoğlu Rapsodisi” nden bahsediyoruz. Romanda, Galatasaray Lisesi’nden üç arkadaş Kenan, Nihat ve Selim’in hikayesi konu ediliyor. Dekorun Beyoğlu olduğunu düşündüğümüzde, şu gönüllü karantina günlerinde üstümüze bir hüzün çöküyor doğrusu. Enfes İstanbul lezzetleri ve kadim İstanbul semtlerinin tasvirleri eşliğinde bir cinayetin izini sürüyoruz.
Olaylar, kahramanımız, Hukuk Fakültesi mezunu fakat Sigortacılık mesleğini seçmiş bir acente sahibi olan Kenan’ın etrafında şekilleniyor. Kenan’ın bir cinayetin çözümüne ilişkin verdiği mücadeledeki başarısını görünce, Ahmet Ümit’ in neden bu karakteri sigortacı olarak yarattığını çok daha iyi anlayacaksınız. Gerek kahramanımızın karakteri gerekse fiziksel tasviri her sigortacıyı onore edecektir. Belli ki başarılı yazarımız, sigortacılardan pek memnun…
Sürükleyici birer polisiye romanı olan “Bab-ı Esrar” ve “Beyoğlu Rapsodisi”ni tüm sigorta sevdalılarına tavsiye ederiz. Peki esas mesleği sigortacılık olup, romanlarıyla dünya çapında ün yakalayan yazarları merak ediyor musunuz? O da başka bir yazının konusu.