“Zorunlu” Bireysel Emeklilik
Aslına bakarsanız Bireysel Emeklilik Sistemi ilk baştan beri zaten zorunluydu.
Sadece “emeklilik” sisteminde ana konu olan bireylerin bir kısmı, zorunluluğu ya fark etmekte ve anlamakta zorlandı ya da kendilerine konu yeterince anlatılamadı.
Evet haklısınız!
Tabi ki siz kendi yatırımınızı yapıyorsunuz, elbette ailenizin güvencesi sizsiniz.
Yok canım niye itirazımız olsun bu fonlar iç borçlanma kağıtlarına yatırım yaptığından dolayı kesinlikle Devlet için oldukça mühim.
Gerçekten haklısınız…
Cari açığı kapatmak için, ekonomiye fon sağlamak için, o koca koca şirketleri var etmek için elbette bu sistem teşvik ediliyor.
Ve tabi ki siz o parayı daha iyi işletirsiniz!
Hadi bolca laf kalabalığını bırakıp gerçek dünyaya dönelim.
Bireysel Emeklilik Sistemi konusunun esas kahramanı olan birey;
Yaşlandığında Devletten yeterli emeklilik geliri alamayacağı istatistiksel olarak öngörüldüğü, yaptığı yatırımla Devletin iç borçlanma kağıtlarına talep oluşturduğu ve dolayısı ile ülkeyi kalkındırma yönünde katkısı olduğu,
Tüm gelişmiş ülkelerde olduğu gibi uzun vadeli birikime katkı sağladığından teşvik edilen bu yatırımlar cari açığa merhem olduğu,
Sayesinde o koca koca şirketler on binlerce kişiye istihdam sağlayıp işsizliğe bir nebze olsun çare olduğu için Bireysel Emeklilik Sistemi zaten zorunludur.
Ülke nüfusu yaşlandığı, genç nüfusun iş gücüne katılım süresi uzadığı, sosyal güvenliğin eski gücünün oluşması mümkün olmadığı,
Ülkemin emeklileri hali hazırda çalışmak zorundayken geleceğin emeklilerinin ne yapacağı öngörülemediği,
O bireyin yaşlandığında birilerine ya da Devlet’e muhtaç olma ihtimalinin çok yüksek olduğu,
Tabi ki kendi yatırımını yapan ve hayatta güçlü olabilen kişilerin sayısı az olmamakla birlikte toplumun genelini bu örneğin içine alamadığımız için Bireysel Emeklilik Sistemi zaten zorunludur.
Son zamanlarda konuşulan Otomatik Katılım uygulamasının 3 yıl zorunlu hale getirilmesi mi? O sadece belirli bir kitleye yatırım alışkanlığı kazandırmak için yapılan erken bir hamle.
Evet erken olduğu için tepki çekmesi muhtemel ama gerekliliğini konuşacaksak konu gayet net sanırım.
Yüksek eğitimi Mühendislik ve İşletme alanlarındadır. Profesyonel iş hayatında Satış Uzmanı, İşe Alım Uzmanı, Eğitim Müdürü, İş Geliştirme Yöneticisi olarak çalışmıştır. Halen MB Akademi’de İş Geliştirme Müdürü & Program Lideri olarak çalışmaktadır.
