Yılın son günlerine yaklaşırken Türk sigorta gündeminde bu hafta; Türkiye Sigorta ve Türkiye Hayat ve Emeklilik’in 2026 Özel Raporu ile dezenflasyon ve dengeli büyüme beklentileri öne çıkarken, SEDDK’nın trafik sigortasında hasarsızlık indirimi uygulamasına ilişkin açıklaması kamuoyundaki yanlış algılara açıklık getiriyor. Akademi sektör iş birliği kapsamında Sigorta ve Ticaret Hukuku Araştırma Merkezi’nin kuruluş süreci gündeme gelirken, sigorta ve emeklilik şirketleri için finansal raporlama takviminin 2027’ye ertelenmesi sektöre ek uyum süresi sağlıyor. BES’te devlet katkısına ilişkin çerçevenin yeniden tanımlanması ve sosyal güvenlik prim oranlarındaki artışlar ise tasarruf ve emeklilik politikalarının önümüzdeki dönemde de gündemde olacağını gösteriyor.
2026’ya Çok Yönlü Bakış: Dezenflasyon, Dengeli Büyüme ve Temkinli İyimserlik
Türkiye Sigorta ve Türkiye Hayat ve Emeklilik tarafından yayımlanan 2026 Özel Raporu “Çok Yönlü Etki”, küresel gelişmelerin Türkiye ekonomisine yansımalarını dezenflasyon ekseninde ele alıyor. Rapora göre 2026 yılı, dezenflasyon sürecinin kalıcı hâle geldiği ve para politikasında normalleşme adımlarının daha görünür olduğu bir dönem olacak. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nin kararlı duruşuyla enflasyon beklentilerinin çıpalanması ve pozitif reel faizin korunması, Türk lirası cinsi varlıklara olan talebi destekleyen temel unsurlar arasında yer alıyor. Yıl sonu itibarıyla politika faizinin %30 bandının altına gerilemesi ve enflasyonun %20’li seviyelere yaklaşması öngörülüyor.
Finansal piyasalar tarafında, TL’nin reel değerlenme sürecinin devam etmesi ve döviz kurundaki artış hızının manşet enflasyonun altında kalması bekleniyor. Güçlü rezerv görünümünün korunması ve ülke risk primindeki düşüş eğilimi, yabancı portföy girişleri açısından olumlu bir zemin oluşturuyor. Ekonomik aktivitenin 2026’nın ilk yarısında iç talepteki dengelenmeyle görece yatay seyretmesi, ikinci yarısında ise faiz indirimleriyle birlikte finansman maliyetlerinin düşmesi sayesinde daha yaygın bir büyüme ivmesi kazanması bekleniyor. Bu görünüm, özellikle yılın ikinci yarısında yerli pay piyasalarına yönelik beklentileri güçlendiriyor.
Raporda fon dağılımı açısından 2026 yılında hem büyüme temalı varlıklara hem de defansif enstrümanlara yer veren dengeli ve çeşitlendirilmiş bir yaklaşım öne çıkıyor. Jeopolitik risklerin sürdüğü çok kutuplu küresel ortamda, ons altın ve gümüş portföylerde koruma amacıyla konumlandırılırken, dezenflasyon süreciyle birlikte TL cinsi sabit getirili enstrümanların ağırlığının korunması uygun görülüyor. ABD piyasalarında teknoloji öncülüğünde devam eden momentumda riskler göz ardı edilmeden, Federal Reserve’in faiz indirimleriyle desteklenen temkinli fakat pozitif bir hisse senedi duruşunun 2026 boyunca sürdürülmesi planlanıyor. [1]
Trafik Sigortasında Hasarsızlık İndirimi: Mevcut Sistem ve 1 Ocak 2026’da Başlayacak Yeni Uygulama
Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu (SEDDK), bazı basın ve yayın organlarında yer alan “hasarsızlık indiriminin araçtan bağımsız hâle getirilerek tamamen sürücüye bağlandığı” yönündeki haberlerin gerçeği yansıtmadığını açıkladı. Yapılan kamuoyu bilgilendirmesinde, zorunlu trafik sigortasının Karayolları Trafik Kanunu ve ilgili mevzuat gereği araç işleteni adına düzenlendiği, mevcut sistemde poliçelerin sürücü bazlı olarak yapılamadığı vurgulandı. Bu nedenle bir kişinin birden fazla araca sahip olması durumunda, ikinci ve sonraki araçların poliçelerinin 4. basamaktan başlatıldığı hatırlatıldı.
Açıklamada, hâlihazırda araç değişikliği yapan sigortalıların hasarsızlık indirimi haklarını yeni araçlarına aktarabildikleri belirtildi. 1 Ocak 2026 tarihinde yürürlüğe girecek yeni düzenlemenin ise, avantajlı basamakta bulunan aracın satılıp yeni aracın daha önce satın alınması gibi durumları kapsadığı ifade edildi. Buna göre, avantajlı basamakta bulunan aracını satan sigortalılar, acente veya sigorta şirketlerine başvurmaları hâlinde basamak düzeltmesi talep edebilecek; başvuru yapılmaması durumunda ise söz konusu düzeltme poliçe yenileme döneminde sistem tarafından otomatik olarak gerçekleştirilecek. Aynı uygulamanın dezavantajlı basamakta bulunan sigortalılar için de geçerli olacağı belirtildi.
SEDDK ayrıca, trafik sigortasında iyi sürücü ile riskli sürücü ayrımını daha adil ve net biçimde ortaya koyacak bir yapının hedeflendiğini vurguladı. Bu kapsamda, sigorta poliçelerinin araç işleteninden bağımsız şekilde sürücü temelli düzenlenebilmesine yönelik alternatif model çalışmalarının ilgili paydaşlarla birlikte sürdürüldüğü ifade edildi. Çalışmalar tamamlandığında, elde edilen sonuçlar ve olası düzenleme önerilerinin önümüzdeki dönemde kamuoyu ile paylaşılacağı duyuruldu. [2]
Sigorta ve Ticaret Hukuku Alanında Akademi–Sektör İş Birliği Güçleniyor
Türkiye Sigorta Birliği’nin katkılarıyla ve Altınbaş Üniversitesi bünyesinde kurulacak Sigorta ve Ticaret Hukuku Araştırma Merkezi için iş birliği protokolü imzalanıyor. Sigortacılık ve sigorta hukuku alanında akademi ile sektör arasındaki etkileşimi artırmayı amaçlayan merkez, sektörel uygulamalara akademik perspektif kazandırmayı hedefliyor.
Gerekli izin süreçlerinin tamamlanmasının ardından faaliyete geçmesi planlanan merkez; eğitim, araştırma, staj programları ve akademik çalışmalar gibi birçok alanda çok yönlü bir yapı sunacak. Bu kapsamda, sigorta ve ticaret hukuku alanındaki güncel sorunların bilimsel yöntemlerle ele alınması ve sektörle paylaşılması amaçlanıyor. Sigorta ve Ticaret Hukuku Araştırma Merkezi’ne ilişkin iş birliği protokolünün imza töreni, 24 Aralık Çarşamba günü saat 14.00’te Altınbaş Üniversitesi Gayrettepe Yerleşkesi’nde gerçekleştirilecek. [3]
Sigorta ve Emeklilik Şirketlerinin Finansal Raporlama Takviminde Bir Yıllık Erteleme
Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu (SEDDK) tarafından yayımlanan tebliğ ile sigorta, reasürans ve emeklilik şirketlerinin finansal tablolarının sunumuna ilişkin takvimde değişikliğe gidildi. Resmî Gazete’de yayımlanan düzenleme kapsamında, daha önce 2026 yılı için öngörülen uygulama tarihleri 2027 yılına ertelendi.
Tebliğe göre, Sigorta ve Reasürans ile Emeklilik Şirketlerinin Finansal Tablolarının Sunumu Hakkında Tebliğin geçici 1’inci maddesinde yer alan “2026” ibaresi “2027” olarak değiştirildi. Ayrıca Tebliğin 12’nci maddesinde yer alan ve 1 Ocak 2026 tarihinde yürürlüğe girmesi planlanan hükmün uygulama tarihi de 1 Ocak 2027 olarak yeniden belirlendi.
Yayımlandığı tarihte yürürlüğe giren düzenlemenin, sigorta ve emeklilik şirketlerine finansal raporlama süreçlerine uyum açısından ek süre tanıdığı değerlendiriliyor. Tebliğ hükümlerinin uygulanmasından SEDDK Başkanı sorumlu olacak. [4]
BES’te Devlet Katkısının Üst ve Alt Limit Sınırının Belirlenmesi Yetkisi Yeniden Tanımlandı
Resmî Gazete’de yayımlanan ve yürürlüğe giren Kanun’un 19’uncu maddesiyle, Bireysel Emeklilik Sistemi’ni (BES) doğrudan etkileyen önemli bir düzenleme hayata geçirildi. Düzenleme kapsamında, Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu’nun devlet katkısına ilişkin Ek 1’inci maddesi değiştirildi. Buna göre, hâlihazırda %30 olarak uygulanan devlet katkısı oranının, Cumhurbaşkanı tarafından %50’ye kadar artırılmasına veya sıfıra kadar indirilmesine yönelik yetki tanındı. Söz konusu madde, yayımlandığı tarih itibarıyla yürürlüğe girdi.
Yeni düzenleme, BES’in teşvik yapısında daha esnek ve konjonktüre duyarlı bir politika alanı oluşturmayı amaçlıyor. Devlet katkısı oranında yapılabilecek olası artışların, özellikle uzun vadeli tasarrufların teşvik edilmesi ve sistemdeki fon büyüklüğünün artırılması açısından önemli bir araç olarak kullanılabileceği değerlendiriliyor. Öte yandan, oranı düşürme yetkisi ise kamu maliyesi dengeleri ve makroekonomik koşullar çerçevesinde politika alanını genişletiyor. Bu yönüyle BES, ekonomik döngülere daha uyarlanabilir bir yapıya kavuşmuş oluyor.
Aynı Kanun kapsamında sosyal güvenlik sistemini ilgilendiren bazı önemli değişiklikler de dikkat çekiyor. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda yapılan düzenlemelerle, işveren prim oranı %20’den %21’e, işçi prim oranı ise %11’den %12’ye yükseltildi. Ayrıca prime esas kazanç üst sınırı 7,5 katından 9 kata çıkarıldı. Bu değişikliklerin, hem sosyal güvenlik sisteminin finansman yapısını güçlendirmesi hem de çalışanların uzun vadeli emeklilik planlamalarını BES gibi tamamlayıcı sistemlere yönlendirmesi bekleniyor. [5]
Kaynak:
[1] Türkiye Sigorta – 2026 Özel Rapor
[2] SEDDK – 19/12/2025 tarihli Basın Duyurusu
[3] Sigorta Dünyası – Sigorta ve Ticaret Hukuku Araştırma Merkezi için imzalar atılıyor
